İbrahim Tatlıses ve Tatlıses ailesi yıkılamayacak imparatorluktur.

Analiz

Fikret Eray KÜMBETLİOĞLU

İbrahim Tatlıses, İdo Tatlıses, Elif Ada Tatlıses, Ahmet Tatlıses, Dilan Çıtak Tatlıses, Melek Zübeyde Tatlıses, Ahmet Tatlı, Hüseyin Tatlı, Adalet Tatlı, Gülden Tatlı, Gülşen tatlı, Zeliha Tatlı, Leyla Tatlı ve kocaman bir aile…

Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar

Atasözüdür ya; ”Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar” diye… İşte İbarahim Tatlıses’i bir başka şekilde özetleme şeklidir benim için.

Elbette hatasız kul olmaz lakin her hatanın bir telafisi ve kapatacak güzellikleri vardır. İbrahim Tatlıses’in en ufak yanlış anlaşılan sözünü çarpıtan insanlar utansın…

Neden?

Tatlıses ve ailesi ile neden bu kadar uğraşırsınız ki? Hepimizin ideali, vizyon, misyon, düşünce, politik, yaşam tarzı (adına ne derseniz diyin,) farklıdır, ve insana yakışan saygı duymaktır…

Tatlıses ve ailesinin politik, hayat tarzı v.s düşüncelerine karşı olabilir ancak saygısızlık yapma hakkına sahip değilsin. Bu her insan vasfını taşıyan birey için geçerli değil midir?

Tatlıses ailesi yıllardır çalışan, vatanına ve milletine yok sayılamayacak kadar ekonomik destek sağlayan, milletin iradesinin yanında saf tutan güzel insan topluluğudur…

Bükemediğin eli öpeceksin

Bir insanı milyonlar seviyorsa eğer saygı duyacaksın, ne demiş büyükler; ”Bükemediğin eli öpeceksin” o kadar mütevazıdır ki İbrahim Tatlıses o elini öptürmez, insana olan saygı ve sevgisindendir şerefi, asaleti…

Elinize ne geçti? İbrahim Tatlıses ve ailesine saldırdıkça elinize ne geçti?

Şimdi bakın…

İnsanların saygı ve sevgisi daha fazla arttı, Maşallah…

Ticareti için Maşallah diyelim…

Tüm evlatları, kardeşleri ve torunları yanında, Maşallah…

Elinize geçen, şerefsiz yazılarınızın kara mürekkebi, sözlerinizin adi lekesi, sıktığınız kurşunların boş kovanlarından başka bir servetiniz kalmadı bu Dünya’da…

Evet, İbrahim Tatlıses hakkında binlerce konuyu gündeme getirip yazılar yazabilirim…

İbrahim Tatlıses mücadelenin simgesidir!

Benim için İbrahim Tatlıses ve güzel ailesi, güçlü iradenin, saygının, sevginin, aşkın, şerefin, savaşmanın ve kazanmanın simgesidir…

Bu yazdığım vasıflara sahip olan her insanı sever, sayar dostum olarak kabul ederim…

Şimdi bir daha düşünün, biz, hepimiz, nasıl bu kadar sevilebilir ve saygı duyulabiliriz. Bunun için nefes tüketmemiz en güzel yol değil midir?

Can (ruh) zerresine kadar sevgi taşır, beden simgedir topraktır adresi, can (ruh) ‘dan ne sevgi kaybolur ne nur’un ne de yanında götürdüğün şefkat, merhametin.

Yapmayın…

İnsanlar tarafından saygı duyulan, sevilen insanlara merhametsiz olmayın…

Para nedir ki ya? Para ile her kapıyı açamazsın, lakin şerefli kişiliğin ile her kapıyı çaldığın zaman açabileceğin tek anahtarıdır…

İbrahim Tatlıses ve ailesine sevgi saygılarımla, Ahmet Tatlıses‘e de ayrıca selamlarımı iletirim…

Star TV’de her Cumartesi günü yayınlanacak olan ‘İbo Show’u izlemenizi tavsiye ederim…

Kıymetli okuyucular, bu yazıdan çıkarmamız gereken özet şudur ki, başarılı, azimli, yıkılamayan bir insanın hayatını örnek alarak, kendi hayatımızda mücadeleyi perçinleştirmemiz gerekmektedir.

Sevmek, sevmek, sevmek…

Kalın sağlıcakla.

İBRAHİM TATLISES KİMDİR?

İbrahim Tatlıses 1954 yılında yedi çocuklu fakir bir ailenin , Leyla ve ciğerci Ahmet Tatlı’nın ilk çocuğu olarak Şanlıurfa da dünyaya geldi. İbo Show programının bu akşam başlamasıyla birlikte gün içinde araştırılan İbrahim Tatlıses’in hayatına dair merak edilenleri haberimizde derledik.

İşte İbrahim Tatlıses hayatı…

İBRAHİM TATLISES KİMDİR, KAÇ YAŞINDA?

1954 yılında yedi çocuklu fakir bir ailenin , Leyla ve ciğerci Ahmet Tatlı’nın ilk çocuğu olarak Şanlıurfa da dünyaya geldi. Doğduğundu için ilk kez demir parmaklıklar arasında gördü babasını. Belirli bir zaman sonra ailesi ile birlikte İstanbul’a göç etmeye karar verir.

İstanbul’a gelen Tatlıses ve Ailesi burada bulunan akrabalarının yanına yerleşir ve bir çok işlerde çalışır, 70 li yılların ortalarında inşaat işçiliği, demir ustalığı ve leblebicilik gibi işler yapan İbrahim Tatlıses, 80’lerin başında kendisini şöhret basamaklarını tırmanırken buldu. İbrahim Tatlı, İstanbul’a geldiğinde müzisyen Yılmaz Tatlıses’le tanıştı ve Tatlı olan soy ismini Yılmaz Tatlıses’in tavsiyesiyle Tatlıses olarak değiştirdi. Müzik çevrelerince çok özel kabul edilen sesi sayesinde, kısa zamanda İstanbul’da sahne almaya başladı. 1977 de “Ayağında Kundura” albümü ile müzik piyasasına giriş yapmış oldu. “Sabuha”, “Dom Dom Kurşunu”, “Bir Mumdur” türküleri halk tarafından çok beğenildi ve uzun yıllar popülerliğini korudu.

İbrahim Tatlıses 30 haziran 1976 tarihinde dışarıdan bitirdiği ilkokul diplomasını Kilis’ten Kartalbey ilköğretim okulundan aldı.

Tatlıses 1978 yılında “Ayağında Kundura” filmiyle de sinemaya girdi. 1979’da oynadığı “Kara yazma” filminde Perihan Savaş’la tanıştı. Birlikteliğin sonucunda Melek Zübeyde adında kızları olurken bu birliktelik 1983 yılındaki “Günah” filmine kadar sürdü. Zira artık Tatlıses’in yeni hayat arkadaşı Derya Tuna’yla tanıştı ve Tatlıses’in yine resmi evlilik yapmadığı bu birliktelikten de İbrahim (İdo) adında bir oğlu dünyaya geldi.

Seksenli yıllarda çıkardığı “Allah Allah”, “Kara Zindan”, “İnsanlar” ve “Fosforlu Cevriyem” albümleriyle satış rakamları milyonları buldu.

1 mayıs 1987’de kendi plak şirketi olan Tatlıses Müzik’i kurdu.

Turgut Özal’ın “Madem en çok bunlar dinleniyor, ‘ye çıkabilirler” demesiyle 1989 yılbaşı günü daha önce hiçbir albümünde okumadığı ve özel klip çektiği “Beyaz gül kırmızı gül” şarkısıyla ye ve televizyon dünyasına adımını resmen attı.

Seksenli yıllarda tüm Avrupa ve Ortadoğu ülkeleri onunla tanıştı. Yunanistan’dan Suudi Arabistan’a, Almanya’dan Afganistan’a çok geniş bir coğrafyada, milyonlarca hayran edindi. Kasetleri ve posterleri bazı ülkelerde milyonlarca satarken yurtiçinde ve yurtdışında sayısız ödülün sahibi oldu.

K7 Medya